Yunanistan’da cunta rejimi, kişisel özgürlüklerin askıya alınması, siyasi partilerin kapatılması, muhaliflerin sürgüne gönderilmesi veya tutuklanıp işkenceye maruz kalması gibi baskıcı unsurlar temelinde kurulmuştu. Bu süreç, ülkenin sosyo-ekonomik yapısında da ciddi tahribatlara yol açtı.
Toplumun geniş kesimlerinde duyulan rahatsızlık, Politeknik Üniversitesi’ndeki öğrenci ayaklanmasının tetiklediği kapsamlı direnişin temel taşını oluşturdu. Öğrencilerin 14 Kasım 1973’te başlattığı eylem, üniversitenin radyo aracılığıyla cunta yönetimine karşı mesajlar yaymasına neden oldu.
17 Kasım 1973 sabahı, geçici hükümetin gönderdiği tank, üniversite kapısını yıkarak içeri girdi. Olaylar sırasında bazı öğrencilerin ezilerek hayatını kaybettiği söylense de bu ölümler resmi kayıtlara geçmedi. Öğrencilerin üniversiteden çıkarılmasına rağmen olaylar devam etti ve çok sayıda kişi polis ve asker müdahalesiyle hayatını kaybetti veya yaralandı. Ulusal Araştırma Merkezi 2003 yılında ölü sayısını 24 olarak açıkladı.
Politeknik Üniversitesi’nde başlayan eylemler, cunta yönetimi için sonun başlangıcı oldu ve 17 Kasım, özgürlük ve demokrasi için verilen bu mücadelenin her yıl anıldığı bir gün olarak tarihe geçti. Cunta rejimi, 1974’te sona erdi ancak geriye baskı ve işkencelerle dolu tanıklıklar kaldı.
O dönemde demokrasi ve özgürlük mücadelesinin içinde bizzat bulunmuş olan Nikos Manios ve Yannis Aryirokastritis, cunta döneminin işkence merkezlerinden biri olan ve bugün müzeye dönüştürülen binada geçmişe ışık tutuyor. Manios, birçok eyleme katıldığını ve dönemin mahkemelerinde 250 yıl hapsinin istendiğini anlattı. Müzede, işkenceye uğramış Spiros Mustaklis’e özel bir anı köşesi bulunuyor.
Cunta yönetiminin son iki yılında ekonomi tamamen çökmüş, ekonomiyi canlandırmak için hiçbir kaynak kalmamıştı. Bu durum, dar gelirli halk üzerinde olumsuz etkiler yarattı. İş bulmanın zorlaştığı ve işçi ücretlerinin düştüğü bu dönemde, cunta yönetiminin sona ermesinde, halk direnişi kadar ekonomik ve sosyal sorunlar da etkili oldu.
Erkek kardeşi de cunta yönetiminin işkencesine maruz kalan Aryirokastritis, toplumun cunta diktasına karşı ilk günden itibaren farklı yöntemlerle mücadele ettiğini belirtti. Baskı ve tutuklamalar arttıkça, direniş güç kazandı. Politeknik Üniversitesi’ndeki direniş sonrası üniversite öğrencilerine işçiler, lise öğrencileri ve çiftçiler de katıldı.
Her yıl 17 Kasım’da, Politeknik Üniversitesi önünde toplanan halk, Parlamento binasının bulunduğu Sintagma Meydanı’ndan geçerek, ABD’nin Atina Büyükelçiliğine doğru anma yürüyüşü gerçekleştiriyor. Yürüyüşte, “Ekmek, eğitim, özgürlük” sloganları atılıyor.
GÜNDEM
14 gün önceGÜNDEM
16 gün önceGÜNDEM
19 gün önceYAŞAM
27 gün önceYAŞAM
27 gün önceYAŞAM
27 gün önceYAŞAM
29 gün önce