Antalya Büyükşehir Belediyesi Doğal Yaşam Parkı, barındırdığı 127 türden 1400’e yakın hayvanla Türkiye’nin en büyük doğal yaşam alanları arasında yer alıyor.

Vatandaşların yanı sıra turistlerin de ziyaret ettiği doğal yaşam parkı, yoğun bir yaban hayatı popülasyonunun bulunduğu kentte hayvanların bakım, tedavi ve rehabilitasyonlarını da üstleniyor.

Antalya Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü ile imzalanan protokol kapsamında doğada bulunan yaralı yaban hayvanları doğal yaşam parkına getirilerek tedavi ediliyor.

Son günlerde parkta konuk edilen hayvanlar arasında ender görülen puhu da yer alıyor. Milli park sahasında iki kanadından da yaralı halde bulunan yabani kuş, yaklaşık 1,5 aydır klinikte sağlığına kavuşturulmaya çalışılıyor.

Büyük ölçüde iyileşen puhu, rehabilitasyon sürecinin ardından doğaya salınacak.

Doğal yaşam parkındaki klinikte ezilme sonucu ayaklarından yaralanan kirpi, çarpma sonucu kanatlarında kırık bulunan kızıl şahin ve otomobilin çarpması sonucu kulağında hasar olan nesli tükenme tehlikesi altındaki alageyik yavrusu da tedavi ediliyor.

Tedavisi yapılan 1089 hayvandan 785’i doğaya salındı

Antalya Doğal Yaşam Parkı Müdürü Aygül Arsun, AA muhabirine, doğada yaralı halde bulunan hayvanların tedavisini titizlikle yaptıklarını söyledi.

Puhunun ender bulunan bir kuş olduğuna dikkati çeken Arsun, “Çok güzel bir hayvan. Tedavisini çok özenle yapıyoruz.” dedi.

Göç zamanı çok fazla göçmen yırtıcı kuşun yaralandığını anlatan Arsun, “Doğal yaşam parkımız sadece kendi koruması altında tuttuğu hayvanların değil doğadan gelen yaralı, annesini kaybedip de bakıma ihtiyacı olan hayvanların tedavileri ve rehabilitasyon sürecindeki beslenmeleri yapılıyor. Uygun olanlar yeniden doğaya salınıyor.” diye konuştu.

Arsun, doğal yaşam parkında 2024 yılında aralarında vaşak, sansar, benekli sinekkapan, yılan, çakal, tilki, flamingo, yaban domuzu, kartal, bayağı guguk kuşu, dağ keçisi, sincap gibi hayvanların da yer aldığı farklı türlerden 1089 hayvanın tedavi edildiği kaydetti.

Bu hayvanlardan 785’nin tedavilerinin tamamlanmasının ardından doğaya salındığını belirten Arsun, doğada kendi başlarına hayatını sürdüremeyecek olanların ise parkta bakımlarının üstlenildiğini dile getirdi.