Turkcell Şebeke Teknolojilerinden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Vehbi Çağrı Güngör yaptığı açıklamada, 7 Nisan Kişisel Verileri Koruma Günü kapsamında değerlendirmelerde bulundu.
Dijital çağda verilerin en değerli varlıklardan biri haline geldiğini, kişisel verilerin korunmasının, temel bir insan hakkı olarak kabul edildiğini anımsatan Güngör, kurumlar için veri güvenliğinin, müşteri güvenini kazanmanın ve korumanın, ayrıca kurumsal itibarlarını sürdürmenin temel şartı olduğunu söyledi.
Güngör, bireyler içinse kişisel verilerin korunmasının, özel hayatın gizliliğinin ve bireysel özgürlüklerin teminatı anlamına geldiğini belirterek, şunları kaydetti:
“Turkcell olarak, veri güvenliğini işimizin merkezine koyuyor ve en üst düzeyde koruma sağlamak için sürekli çalışıyoruz. Uluslararası standartlarda güvenlik protokollerini uyguluyor, sürekli olarak siber güvenlik önlemlerimizi güncelliyor ve geliştiriyoruz. Dijitalleşen dünyada insanların ve nesnelerin ürettiği ‘veri’, dünyanın en önemli ham maddesi ve emtiası haline geldi. Bu vizyondan hareketle özellikle son 7-8 yılda yaptığımız yatırımlarla Turkcell olarak ‘Türkiye’nin en büyük ve en kaliteli veri merkezi işletmecisi’ konumundayız. Sektörün üçte birini tek başına domine eden bir kapasiteye sahibiz.
Verinin üretilmesinden depolanmasına, kurumsal entegrasyonundan veri güvenliğine kadar uçtan uca hizmet sunuyoruz. Ülkemizdeki bireylerin ve kurumların yanı sıra bölge ülkeleri ile birçok global şirket de veri merkezi eksenli hizmetlerimizi ve bulut çözümlerimizi kullanıyor. Kocaeli-Gebze, İzmir, Ankara-Temelli ve Tekirdağ-Avrupa olmak üzere 4’ü yeni nesil olmak üzere 8 tane veri merkezimiz var. Bu merkezlerimizde hizmet alan yaklaşık 4 bin yerli/yabancı şirket bulunuyor. Aklınıza gelen pek çok banka, e-ticaret siteleri, enerji şirketleri, alternatif operatörler bizim müşterimiz.”
“En güncel ve etkili güvenlik teknolojilerini kullanıyoruz”
GSM operatörlerinin bu alanda yaptığı ve yapması gereken çalışmalara değinen Güngör, Turkcell olarak abonelerin verilerinin korunmasını sağlamak adına bir dizi önlem aldıklarını anlattı.
Güngör, “İlk olarak, veri şifreleme, ağ güvenliği ve erişim kontrolü gibi en güncel ve etkili güvenlik teknolojilerini kullanıyoruz. İkincil olarak, tüm çalışanlarımıza düzenli olarak veri koruma ve siber güvenlik eğitimleri vererek, onların bu konudaki farkındalıklarını ve yetkinliklerini artırıyoruz.” diye konuştu.
“Veri akışının kontrolünü ülkemizde tutuyoruz”
Bu konuda verilerin Türkiye’de kalmasının önemine dikkati çeken Güngör, “Ülkemizin verisinin ülkemizde kalması, ulusal siber güvenliğimizin temel taşlarından biridir. Bu nedenle abonelerimizin verilerinin Türkiye’de kalmasını ve uluslararası standartlarda korunmasını sağlamak için ciddi yatırımlar yapıyoruz. Bu kapsamda, abonelerimizin verilerini Türkiye’deki yüksek güvenlik standartlarına sahip veri merkezlerimizde müşterilerimizin verilerini saklıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Veri merkezlerinin yerlilik oranını artırarak, veri egemenliklerini pekiştirdiklerini ve veri akışının kontrolünü Türkiye’de tuttuklarını dile getiren Güngör, şunları söyledi:
“Aynı zamanda, veri merkezlerimizin güvenlik protokollerini ve altyapısını sürekli olarak gözden geçiriyor ve iyileştiriyoruz. Dünya standartlarındaki bu veri merkezlerimiz ile Tier-3 Tasarım, Tesis ve Operasyonel Sürdürülebilirlik alanlarında uluslararası sertifikalara sahip ilk şirketiz. Üç başlıkta da bu seviyede olmak herkesin sağlayamayacağı bir başarı. Ayrıca doğal afetlere dayanıklı ve güneş enerji sistemlerine sahip yapılar inşa ettik. Verilerimizi sadece siber tehditlere karşı değil, doğal afetlere karşı da korurken aynı zamanda sürdürülebilir çevre yaklaşımına katkı sağlıyoruz. Bugüne kadar yaptığımız yatırımlar 330 milyon avro olup önümüzdeki dönemde veri merkezlerimizin sayısını ve kapasitesini artırmayı planlıyoruz.”
GÜNDEM
17 gün önceGÜNDEM
19 gün önceGÜNDEM
22 gün önceYAŞAM
30 gün önceYAŞAM
30 gün önceYAŞAM
30 gün önceYAŞAM
22 Kasım 2024