Özel hastanelere nakledilen 10 bebeğin ölümünden sorumlu tutulması ve haksız kazanç sağlanması üzerine yürütülen soruşturmada, cumhuriyet savcısı Y.E’nin makamında tehdit edildiği iddiası üzerine Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma devam ediyor.
Soruşturma kapsamında gözaltına alınan ve “suç işlemek amacıyla örgüt kurmak” ile “örgüt kapsamında kasten öldürmeye teşebbüs” suçlamasıyla tutuklanan Zengin’in ifadesi ortaya çıktı. Zengin, arabasını yıkatmak için gittiği bir otoparkta tanıştığı Y.Ç’nin baldızı T.T’nin hemşire olduğunu, bir hastane soruşturması nedeniyle tutuklandığını anlattığını belirtti.
Bu görüşmeden sonra Y.Ç. ve ağabeyi B.Ç. ile tekrar görüştüğünü ve kendisinden iyi bir ceza avukatı bulmasını istediklerini belirten Zengin, konuyu avukat olan diğer tutuklu şüpheli A.A’ya aktardığını dile getirdi.
“Cumhuriyet Savcısını Tehdit Etmedim”
Zengin, T.T’nin akrabaları olan B.Ç. ve Y.Ç’nin sokakta hatırı sayılır kişiler olduklarını, bu kişilerin savcıya zarar verebileceğini ve savcının ailesinin de bu kişilerce araştırıldığını, bu kişilerin mafya bağlantılı kişiler olduğunu söylediğini iddia etti. “Bunun üzerine A.A. bana dosyaya bakıp döneceğini söyledi. Birkaç gün sonra bana dönen A.A, dosyaya bakan savcının arkadaşı olduğunu ve bu dosyayı alamayacağını söyledi. Ben de kendisinden savcı beyi uyarmasını istedim.” ifadelerine yer verdi.
A.A’nın sosyal medya üzerinden dosyanın savcısıyla görüştüğünü ve tehdit edildiğini anlattığını ifade eden Zengin, bu görüşmenin ardından A.A. ile birlikte 1 Ekim’de Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Savcısı Y.E’yi ziyarete gittiklerini belirtti. “Benim oraya gitmekteki amacım, hastane soruşturması kapsamında tutuklanan T.T’nin akrabalarından duyduklarımı ve çevremden bu adamlar hakkında duyduklarımı savcı beye anlatmaktı. İçeride yaptığım görüşmede kesinlikle cumhuriyet savcısını tehdit etmedim. Görüşme zaten çok samimi bir ortamda gerçekleşti.” diye konuştu.
Tutuklu T.T’nin tahliye edilmesi için dosya savcısı ve ailesi hakkında bilgiyi kendisinin toplamadığını savunan Zengin, “Bu bilgileri Y.Ç’den öğrendim. Ben de konunun ciddiyet taşıdığını fark edince savcı beyi bilgilendirme amaçlı görüşme yaptım. Kimseden talimat almadım. Bu konu hakkında kimseden maddi ve manevi talebim olmadı. Ayrıca kimsenin sözcülüğünü yapmadım. Olay tamamen iyi niyetimden kaynaklanmıştır. Cumhuriyet savcısıyla yaptığım görüşmedeki üslubum yanlıştır. Savcı beyi uyarmak istedim. Maksadımı aşan ifadeler kullanmışım. Niyetim kesinlikle tehdit etmek değildir. Çevrem ne kadar devletçi ve vatansever biri olduğumu bilir.” dedi.
Olayın Gelişimi
Soruşturmayı yürütmekte olan Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Savcısı Y.E. ile 30 Ağustos’ta önce telefonla sonra da makamında görüşen avukat A.A, bazı şüphelilerin tahliyelerini gerçekleştirmezse suikast yapılacağı ve ailesine zarar verileceği tehdidinde bulunmuştu.
Bu tehditlerin ardından başlatılan soruşturma kapsamında, savcının yakınlarına ve yaşadıkları yerlere ilişkin bilgilerin nasıl sızdırıldığı araştırılmış, savcının odasına kayıt cihazı yerleştirilmişti. Avukat A.A’nın irtibatlı olduğu M.K.Z’nin savcıyı net bir şekilde ölümle tehdit etmesi kayıt altına alınmıştı.
Soruşturma çerçevesinde yapılan operasyonda 12 şüpheli gözaltına alınmıştı. Jandarma’daki işlemleri tamamlanan şüphelilerden 8’i adliyeye sevk edilirken, 4’ü serbest bırakılmıştı. Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği, 8 şüpheliden 5’inin tutuklanmasına karar verirken, 3’ü hakkında adli kontrol tedbiri uygulamıştı.
Cumhuriyet savcısı Y.E’nin, özel hastanelere nakledilen 10 bebeğin ölümüne neden olunması ve haksız kazanç sağlanmasına ilişkin 22’si tutuklu toplam 47 şüpheli hakkında hazırladığı fezleke, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmişti.
GÜNDEM
14 gün önceGÜNDEM
16 gün önceGÜNDEM
19 gün önceYAŞAM
27 gün önceYAŞAM
27 gün önceYAŞAM
27 gün önceYAŞAM
29 gün önce