Nikaragua’nın, İsrail’in Gazze’deki saldırılarına destek sağlayarak “soykırım işlemesini kolaylaştırdığı” gerekçesiyle Almanya aleyhine açtığı dava kapsamında AA muhabirine açıklamalarda bulunan Argüello, Filistin’de yaşananların doğrudan İsrail ve Siyonist hükümet tarafından gerçekleştirildiğini, ancak birçok yabancı hükümetin de buna yardım ettiğini söyledi.

Argüello, “Birçok hükümet İsrail’e yardım ediyor, bu katliamda, kitlesel cinayette ve halkın imhasında İsrail’e her türlü siyasi ve ekonomik desteği, silahları sağlıyor.” ifadelerini kullandı.

İsrail’den sattığı silahların soykırımda kullanılmaması için güvence isteyen Almanya’ya tepki

Almanya’nın İsrail’den, sattığı silahları soykırım amacıyla kullanmayacağına dair güvence istemesinin aslında Berlin hükümetinin, İsrail’in uluslararası hukuku ihlal ettiğini kabul etmeleri anlamına geldiğini anlatan Argüello, şunları kaydetti:

“Açık konuşmak gerekirse, bu haberi okuduğumda öfkelendim. Çünkü ilk izlenimim ‘Bu ciddi olabilir mi?’ oldu. Nasıl olur da bir ülke, mahkemede soykırım işlemekle suçlanan bir devlete ‘Affedersiniz, size silah vereceğim ama bunu kimseyi öldürmek için kullanmayacağınıza söz verin’ diyebilir? Bu inanılmaz. Açıkçası nasıl bir mantık kullandıklarını bilmiyorum. Uluslararası toplumu etkilemeye çalışıyorlarsa, bizim beyinlerimiz olmadığını düşünüyor olmalılar çünkü bu gerçekten inanılmaz bir şey. Bu bir uluslararası hukuk meselesi değil, sağduyu meselesi.”

Almanya’nın, İsrail’den bu tür bir güvence istemesinin bile gönderilen silahların soykırım amacıyla kullanıp kullanmadıkları konusunda şüpheleri olduğunu gösterdiğini ifade eden Argüello, UAD’nin, 30 Nisan’daki kararında gönderilen silahların uluslararası hukuk ihlallerinde kullanılması “riskine” karşı Almanya’yı uyardığını hatırlattı.

“Almanya ve benzeri ülkelerin Filistin’de neler olduğunu bildiklerine dair şüphem yok”

Argüello, Almanya’nın bu tavrının, silahların soykırım amacıyla kullanılabileceğine dair şüpheleri olduğunu açıkça gösterdiğini vurguladı.

Nikaragua Büyükelçisi, Almanya’nın Filistin’deki durumdan haberdar olmadığını söylemesinin ikna edici olmadığını belirterek şöyle devam etti:

“Almanya ve benzeri ülkelerin Filistin’de neler olduğunu kesinlikle bildiklerine dair hiçbir şüphem yok. Yani okul çocukları bile Filistin’de neler olduğunu biliyor. Dolayısıyla Almanya’nın İsrail ile olan askeri, güvenlik ve ekonomik ilişkileriyle neler olup bittiğinden haberdar olmaması imkansız. Yani bundan haberdar olmadıklarını ve neler olduğunu bilmediklerini söylemeleri sadece ikiyüzlülük.”

“Almanya silah tedarikine devam ederse UAD’ye tekrar başvuracağız”

Argüello, Almanya’nın İsrail’e silah tedarik etmeye devam etmesi durumunda Nikaragua’nın ihtiyati tedbir için UAD’ye yeni bir başvuru yapabileceğini söyledi.

Büyükelçi Argüello “Mahkeme, Nikaragua’nın silah tedariki devam ederse geri dönüp herhangi bir tedbir talep etmesine açık kapı bıraktı. Dolayısıyla bunun devam ettiğine dair herhangi bir işaret görürsek, ki söylediklerinden anlaşıldığı kadarıyla bu devam edecek, o zaman elbette tekrar mahkemeye başvuracağız.” dedi.

Almanya’nın uluslararası hukuku ihlal eden ülke damgasını yememek için İsrail’e silah göndermemesi gerektiğini vurgulayan Argüello, “Açık konuşmak gerekirse, Almanya’ya ya da bu düzeyde akademik geçmişe sahip Almanya gibi ülkelere uluslararası hukuk kurallarını öğrettiğimizi düşünmüyorum. Onlar uluslararası hukuk kurallarını biliyorlar. Bence mahkemeye gelmek, uluslararası topluma yaşananların uluslararası hukukun ihlali olduğunu açıkça ifade etmektir.” diye konuştu.

Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, Almanya’dan temin edilen silahların kullanımında uluslararası insancıl hukuka uyacağına dair İsrail’den yazılı güvence aldıklarını itiraf etmişti.

Alman Dışişleri Sözcüsü Sebastian Fischer de 14 Ekim’de Berlin’de yaptığı açıklamada, “İsrail’in Gazze’de soykırım yaptığına dair hiçbir emare görmüyoruz.” ifadesini kullanmıştı.

Almanya Ekonomi ve İklimi Koruma Bakanlığı, İsrail’e bu yıl 13 Ekim itibarıyla toplamda 45,74 milyon avroluk silah ve askeri malzeme satışına onay verildiğini, bunun 31 milyon avrosunun son 8 haftada onaylandığını bildirmişti.