0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Sendika, Birleşmiş Milletler (BM) tarafından 2 Kasım olarak ilan edilen Uluslararası Gazetecilere Karşı İşlenen Suçların Cezasız Kalmasını Sona Erdirme Günü münasebetiyle yazılı bir açıklama yayımladı.

• İsrail’in 393 gündür saldırılarını sürdürdüğü Gazze’de can kaybı 43 bin 314’e çıktı

“İşgal (İsrail) güçlerinin Gazze Şeridi’nde Filistinli gazetecilere karşı gerçeğin tanıklarını öldürmek amacıyla sistematik bir şekilde gerçekleştirdiği katliamlar cezasız kalmayacaktır” ifadelerine yer verilen açıklamada, “İsrail işgal ordusu, Gazze’de bir yılda 183 gazeteciyi öldürdü; bu, dünya çapında her yıl öldürülen gazeteci sayısının yaklaşık iki katı.” bilgisine yer verildi.

Açıklamada, İsrail güçlerinin Gazze Şeridi’nde basına ve insanlığa karşı gerçekleştirdiği korkunç katliamların, medya tarihinde gazetecilere yönelik en büyük ve en menfur katliam olarak kabul edildiği belirtilerek, dünyadaki ülke ve kuruluşlara, “gazeteci katillerinden hesap sorulması, yargılanması ve cezadan kaçmalarının engellenmesi için acil önlem ve kararlar alma, bağlayıcı ve caydırıcı yasal mekanizmalar oluşturma çağrısında bulunuldu.

Gazze’deki hükümetin Medya Ofisinden dün yapılan yazılı açıklamada, 7 Ekim 2023’ten beri İsrail ordusunun saldırıları altındaki Gazze Şeridi’nde 183 gazetecinin öldürüldüğünü belirtmişti.

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres dün, İsrail’in saldırıları altındaki Gazze’de 7 Ekim 2023’ten bu yana gazetecilerin öldürülmesinin kabul edilemez olduğunu belirterek, basın mensuplarının korunması çağrısında bulunmuştu.

BM Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Genel Direktörü Audrey Azoulay, dün yaptığı açıklamada, 2013’ten bu yana dünya çapında 900 gazetecinin öldürüldüğünü, bunun da yılda ortalama 82 gazeteci anlamına geldiğini ifade etmişti.

İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda yaklaşık 17 bin 210’u çocuk, 11 bin 742’si kadın olmak üzere 43 bin 314 Filistinli öldü, 102 bin 19 kişi yaralandı.

Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.