DOLAR 35,4148 0.24%
EURO 36,3291 -0.46%
ALTIN 3.055,360,77
İstanbul
11°

AÇIK

02:00

İMSAK'A NAMAZ VAKTİ

Adım Haber

Adım Haber

10 Ocak 2025 Cuma

AB’ye aşırı sağı destekleyen Elon Musk’a karşı harekete geçmesi için baskı artıyor

AB’ye aşırı sağı destekleyen Elon Musk’a karşı harekete geçmesi için baskı artıyor
0

BEĞENDİM

ABONE OL

ABD’nin 47. başkanı seçilen Donald Trump’ın yeni yönetiminde de yer alacak Musk’a yönelik tepkiler, aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisini öven ve bazı Avrupalı siyasetçileri hedef alan paylaşımlarıyla başladı.

  • Eski İskoçya Bölgesel Başbakanı Yusuf, Musk ve aşırı sağ ile mücadele edilmesi gerektiğini belirtti
  • Aşırı sağcı lider Weidel ile Musk’ın X’teki canlı yayını Alman medyasında eleştirildi
  • Alman aşırı sağcı lider Weidel, Musk’la X canlı yayınında İslam karşıtı söylemlerde bulundu
  • Belçika Başbakanı De Croo, AB Komisyonunun Musk’a karşı harekete geçmesini istedi
  • Eski AB Komisyonu üyesi Breton’a göre, X’in Avrupa’da yasaklanması hukuki olarak mümkün
  • Avrupalı uzmana göre, Elon Musk’ın eylemleri aşırı sağı “normalleştirmeyi” amaçlıyor
  • Alman uzmana göre Elon Musk şubattaki seçimleri manipüle etmeye çalışıyor
  • İngiliz Bakan Phillips: Elon Musk kendi işine baksın, Mars’a gitme çalışmalarına devam etsin
  • X’in sahibi Elon Musk ile Avrupa arasında aşırı sağa destekle başlayan kavga büyüyor
  • İngiliz milletvekilinden Elon Musk’a tepki: Siyaset, dünyadaki zenginlerin oyuncağı olamaz
  • Norveç Başbakanı, Musk’ın diğer ülkelerin siyasi meselelerine karışmasını endişe verici buluyor
  • İngiltere Başbakanı Starmer, Elon Musk’ı “yalan ve yanlış bilgi yaymakla” suçladı

Sosyal medya hesabından AfD’ye ilişkin “Almanya’yı sadece AfD kurtarabilir.” ifadesini paylaşan Musk, daha sonra bu görüşünü genişletti.

Musk, Welt am Sonntag gazetesinde misafir köşe yazarı olarak kaleme aldığı makalede aşırı sağcı partiye desteğini yineleyerek “Almanya için son umut kıvılcımı.” değerlendirmesinde bulundu.

İngiltere’de aşırı sağcı grupların başında gelen ve hapis cezasına çarptırılan İngiliz Savunma Ligi’nin eski lideri Tommy Robinson’ın serbest bırakılması için çağrıda bulunan Musk, aşırı sağcı liderin “siyasi mahkum” olduğunu ileri sürdü.

Avrupa Birliği (AB) Komisyonunun Teknolojik Egemenlik, Güvenlik ve Demokrasiden Sorumlu üyesi Henna Virkkunen’e konuya ilişkin mektup yollayan Alman AP Milletvekili Damian Boeselager, Musk’ın platformun kodunda bir “çarpan” kullanmış olabileceği ve bunun da “kendi erişimi için algoritmanın tarafsızlığını zedelediği” anlamına geleceğine ilişkin endişelerini iletti.

Mektubunda X’in algoritmik kullanımının Dijital Hizmetler Yasası (DSA) kapsamındaki şeffaflık gerekliliklerini karşılayıp karşılamadığını soran Boeselager, Musk’ın eylemlerinin DSA’ya uygun olup olmadığının incelenmesini istedi.

“Başka bir ülkeden bir hükümet yetkilisinin seçimlerinizi etkilemeye çalışması, diplomatik açıdan sorunludur”

Boeselager, AA muhabirine yaptığı yazılı açıklamada, AB Komisyonunun Musk’a karşı harekete geçmemesini, “Kurallar çiğnendiğinde bir hakeme ihtiyaç duyulur.” ifadesiyle eleştirdi.

Siyasi ve ekonomik gücün kesişimi konusundaki endişelerine değinen Boeselager, bu durumun demokratik süreçler ile özgürlüklere yönelik tehditlere yol açabileceğine işaret etti.

Boeselager, “Başka bir ülkeden (gelecekteki) bir hükümet yetkilisinin seçimlerinizi etkilemeye çalışması, diplomatik açıdan sorunludur ancak muhtemelen yasa dışı değildir.” değerlendirmesinde bulundu.

Asıl endişesinin Musk’ın platform üzerindeki kontrolünün ifade özgürlüğünü bastırmak için kullanılıp kullanılmadığı olduğunu kaydeden Boeselager, milyarderin platformun algoritmalarından yararlanarak “kendi sesini başkalarının aleyhine yükseltip yükseltmediğine” ilişkin endişelerini dile getirdi.

Bu durumun ifade özgürlüğü ve adil tartışma ilkelerini zedeleyebileceğini kaydeden Boeselager, “Siyasi ve ekonomik gücün tek bir adamın elinde toplanması, her liberal zihni ürpertmelidir.” görüşünü paylaştı.

Milletvekilleri ve liderlerin baskısı büyüyor

Avrupalı liderler, AP milletvekilleri ve uzmanlar başta olmak üzere, AB Komisyonuna Musk’ın sahibi olduğu X’e yönelik harekete geçmesi çağrıları her geçen gün artıyor.

Musk’ın aşırı sağa açık desteği, Brüksel’deki AB Komisyonunda düzenlenen günlük basın toplantılarında geniş yer bulurken gazeteciler, sık sık AB’nin neden somut bir adım atmadığını veya açıklama yapmaktan kaçındığını irdeliyor.

AB Komisyonunun Çinli sosyal paylaşım platformu TikTok’a karşı harekete geçmekte daha hızlı davrandığını hatırlatan gazeteciler, X’e yönelik tutum farklılığının kaynağını sorguluyor.

Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Belçika Başbakanı Alexander De Croo’nun da aralarında bulunduğu Avrupalı liderler, Musk’ın eylemlerini sert bir dille eleştirirken Belçikalı lider, AB Komisyonundan “müdahelede bulunmasını” istedi.

AP milletvekilleriyse AB Komisyonuna ‘adım atma’ çağrısı yaparken sosyalist ve liberal parti grupları, 20-23 Ocak’ta Strazburg’da düzenlenecek genel kurulda ‘yalan haber ve nefret söylemi’ konulu oturum gerçekleştirilmesini talep ediyor.

AP’deki liberal Renew Europe (Avrupa’yı Yenile) Grubu, yaptığı yazılı açıklamada, Musk’ın X aracılığıyla Avrupa siyasetine artan müdahalesini şiddetle kınayarak bu tür eylemlerin Avrupa’daki “demokratik süreç ve siyasi söylemin bütünlüğü üzerindeki etkisinden derin endişe duyulduğunu” bildirdi.

Renew Europe’un lideri Fransız Milletvekili Valerie Hayer, “Avrupa, Bay Musk’ın aşırı sağcı ideolojileri destekleyerek AB üye ülkelerinin demokratik işlerine müdahale etmek için X’i kullanma ısrarı karşısında saf veya kör olamaz.” diyerek son gelişmelere tepki gösterdi.

Musk’ın X’te yaptığı son paylaşımlar ve bunların AB’nin içerik denetleme yasası olan Dijital Hizmetler Yasası’nı (DSA) ihlal edip etmediği konusunda acil bir oturum talep ettiklerini duyuran Hayer, “Avrupa yasalarını uygulama ve demokrasilerimizi dış müdahalelere karşı savunma sorumluluğumuz var.” şeklinde konuştu.

AP’nin ikinci büyük siyasi grubu Sosyalistler ve Demokratların (S&D) Başkanı Iratxe Garcia Perez de benzer çağrıda bulunarak, “Avrupa demokrasinin savunulması gerektiğini” ifade etti.

AB Komisyonu temkinli yaklaşıyor

AB Komisyonu, konuya ilişkin siyasi yanıt vermemeyi “tartışmayı alevlendirmemek için tercih ettiklerini” savunuyor.

AB Komisyonu sözcülerinden Thomas Regnier, Brüksel’de düzenlenen günlük basın toplantısında, Aralık 2023’te X’in DSA kurallarını ihlal ettiği gerekçesiyle açılan soruşturmanın sürdüğünü anımsattı ve 9 Ocak’ta X’te Musk ile AfD’nin başbakan adayı Alice Weidel arasında yapılacak canlı yayının da takip edileceğini belirtti.

Canlı yayının içeriğinde DSA kurallarının ihlali söz olduğunda bunun da süregelen soruşturmaya dahil edileceğine dikkati çeken Regnier, Birliğin dijital kurallarının “herhangi birinin canlı yayın yapmasını ve görüşlerini açıklamasını” kısıtlayamayacağını da vurguladı.

Şimdiye kadar Musk ya da X’e karşı somut bir adım atmayan AB Komisyonu, endişelere cevaben DSA’yı uygulama konusundaki kararlılığını yineliyor ve AB yasalarının olası ihlallerini araştıracağını ve uyumu sağlamak için uygun önlemlerin alınacağı konusunda güvence veriyor.

AB Komisyonunun Demokrasi, Adalet ve Hukukun Üstünlüğünden sorumlu üyesi Michael McGrath, İrlanda kamu yayıncısı RTE’ye verdiği röportajda Musk ile Weidel arasındaki canlı yayının AB yasalarını ihlal etmesi halinde Komisyonun “harekete geçmek için yetkiye sahip olduğunu” belirtti.

Bazı uzmanlar, AB Komisyonunun Musk’a karşı “temkinli yaklaşımının”, milyarder iş insanının günler içinde yeni ABD yönetiminin bir parçası olacağı gerçeğinden kaynaklandığı yorumunu yapıyor.

Uzmanlar, AB Komisyonunun Trump’ın liderliğindeki ABD yönetimiyle iyi ilişkiler kurmak istediğini ve bu sebeple Musk’ı “karşılarına almaktan” kaçındığını savunuyor.

Devamını Oku

Diyarbakır’da depremin yapılardaki izleri bu yıl tamamlanacak çalışmalarla silinecek

Diyarbakır’da depremin yapılardaki izleri bu yıl tamamlanacak çalışmalarla silinecek
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Merkez üssü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri olan, 11 ili etkileyen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin yaralarının sarılması için çalışmalar sürüyor.

Depremlerin yıkıma neden olduğu kentlerden Diyarbakır’da da 411 kişi hayatını kaybetti, 255 kişi yıkılan binaların enkazından kurtarıldı.

Depremlerin ardından kentte evleri yıkılan ya da ağır hasar alanlar için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Toplu Konut İdaresi Başkanlığınca (TOKİ) başlatılan çalışmalar devam ediyor.

Vali Murat Zorluoğlu, depremin yapılardaki izlerinin giderilmesi için yürütülen çalışmalarda gelinen aşamaya ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Diyarbakır’da 2024’te vatandaşların depremlerde gördükleri zararı minimize etmek amacıyla çok yoğun gayret gösterdiklerini belirten Zorluoğlu, depremlerin yol açtığı hasarın giderilmesi noktasında önemli bir mesafe katedildiğini söyledi.

“2025 sonunda depremzedelerimiz konforlu yuvalarına kavuşmuş olacak”

Zorluoğlu, merkez Bağlar ilçesindeki Oğlaklı Mahallesi başta olmak üzere kent genelinde konut ve iş yeri yapımının ciddi bir ivme kazandığını ifade ederek, “Oğlaklı’da 13 bin 190 konut ve 214 iş yerinin ihalesi gerçekleştirildi. Bunların bir bölümünde inşaat faaliyetleri de büyük oranda tamamlandı. Şu ana kadar 5 bin 500’ün üzerinde konut tamamlanarak hak sahiplerine teslim edildi. İnşallah 2025 yılı sonuna kadar inşaatların tamamı bitirilmiş olacak ve 13 bin 190 konut hak sahibi olan vatandaşlarımıza teslim edilmiş olacak. Aynı zamanda 214 iş yeri de tamamlanmış olacak. 2025 yılı sonuna geldiğimizde Oğlaklı’da depremzedelerimiz her şeyiyle tamamlanmış, güvenli, huzurlu ve konforlu yuvalarına kavuşmuş olacak.” diye konuştu.

Oğlaklı Mahallesi’nde büyük bir ilçe ölçeğinde yerleşim alanı oluşturulduğunu dile getiren Zorluoğlu, bu kapsamda 5 okul ve 4 cami inşaatına da başlandığını, burada spor ve sosyal alanlar ile sağlık üniteleri ve güvenlik birimleri gibi vatandaşların ihtiyaç duyacağı alanlar da oluşturduklarını anlattı.

“1121 köy evinin inşaatı devam ediyor”

Merkez ilçelerin yanı sıra 12 ilçede de depremzedelere yönelik konut çalışmasının devam ettiğini belirten Zorluoğlu, bu ilçelerde TOKİ tarafından yapılan 2 bin 861 konuttan, Çüngüş’te 150, Hazro’da 142 ve Dicle’de 146 olmak üzere toplam 438’inin kurası çekilerek hak sahiplerine anahtarlarının teslim edildiğini, kalan 2 bin 423 konutun yapımının da bu yıl tamamlanmasının planlandığını kaydetti.

Zorluoğlu, “Bir taraftan da kırsalda köy evleri yapıyoruz. Bunların bir bölümü betonarme bir bölümü de çelik konstrüksiyon olmak üzere toplam 1121 köy evinin inşaatı devam ediyor. Böylelikle kırsaldaki vatandaşlarımızın depremde gördüğü zararları tamamıyla karşıladık, onları yeni, güzel yuvalarına kavuşturmuş olacağız.” ifadelerini kullandı.

“Ağır hasar gören 5 bin 484 binanın yıkımında yüzde 94’ler seviyesindeyiz”

Depremlerde ağır hasar gören, orta hasarlı olup ağır hasarlıya dönüşen yapıların yıkımının ve enkaz kaldırma çalışmalarının da devam ettiğini anlatan Zorluoğlu, şu bilgileri paylaştı:

“Ağır hasar gören 5 bin 484 binanın yıkımı büyük oranda tamamlandı, yüzde 94’ler seviyesindeyiz. Kalan kısımlar da daha çok mahkeme kararlarını beklediğimiz yerler. Orta hasarlı olup üzerinden bir yıl geçtiği için mevzuat gereği ağır hasarlı duruma gelen yaklaşık 2 bin 680 yapının yıkımı devam ediyor. Bunların boşaltılması ve süreçleri biraz zaman alıyor ama şu ana kadar orada da yüzde 35’e yakın yıkım ve enkaz kaldırma işlemlerini tamamlamış olduk.”

Kentte “Yerinde Dönüşüm Projesi”ne 961 başvurunun yapıldığını bildiren Zorluoğlu, bunlardan 750’si ile ilgili işlemlerin sürdüğünü, 600’ünün yapımına başlandığını söyledi.

“2025’te ilimizde depremin tüm etkilerini ortadan kaldırmış olacağız”

“Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının sağladığı hibe ve kredi kapsamında şu ana kadar ilimizde kullanılan miktar 700 milyon liranın üzerinde.” diyen Zorluoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Diyarbakır’da 2024 yılında depremin etkilerinin minimize edilmesi çalışmaları başarılı bir şekilde sürdü. 2025 yılı bu manada final yılımız olacak. İlimizde 2025 sonu itibarıyla depremin tüm etkilerini ortadan kaldırmış olacağız. Dünya tarihinde bu kadar büyük bir yıkımın 1-2 sene içerisinde etkilerini büyük oranda minimize edecek, bu organizasyonu yapacak çok az ülke var. Bu manada Sayın Cumhurbaşkanı’mızın liderliği gerçekten önemli.”

Vali Murat Zorluoğlu, deprem sırası ve sonrasında yapılan çalışmaların önemli olduğuna ancak deprem öncesi alınan tedbirlerin daha da önemli olduğuna işaret ederek, bu anlamda AFAD Başkanlığının yanı sıra Valilik olarak da kentte deprem riskini azaltma konusunda bazı planlamalarının olduğunu sözlerine ekledi.

Devamını Oku

2024’te en yoğun yolcu trafiği Dubai, Atlanta ve Tokyo havalimanlarında yaşandı

2024’te en yoğun yolcu trafiği Dubai, Atlanta ve Tokyo havalimanlarında yaşandı
0

BEĞENDİM

ABONE OL

2024’te en çok kullanılan uçuş güzergahlarını ve yoğun havalimanlarını derledi.

Official Airline Guide’a (OAG) göre, 2024’te hava yoluyla seyahatin en yoğun günü 2 Ağustos oldu. Havayolu koltuk kapasitesinin 19 milyon 278 bin 320 olduğu bu günde, 2024’ün günlük ortalama kapasitesinin yüzde 18 üzerine çıkıldı.

28 Kasım ise bu kapasitenin en düşük olduğu gün oldu. 14 milyon 871 bin 278 bilet alınan 28 Kasım, ABD’de Şükran Gününe denk geliyordu.

OAG’nin yayımladığı dünyanın en yoğun uçuş rotaları listesine göre, bu yıl dünyadaki 10 yoğun uçuş güzergahı şu şekilde:

“Hong Kong-Taipei, Kahire-Cidde, Seul Incheon-Tokyo Narita, Kuala Lumpur-Singapur Changi, Seul Incheon-Osaka Kansai, Dubai-Riyad, Bangkok-Hong Kong, Cakarta-Singapur Changi, Bangkok-Singapur Changi, New York JFK-Londra Heathrow.”

Geçen yıl en yoğun uluslararası havayolu hattı Hong Kong-Taipei’de yaklaşık 6 milyon 800 bin insan seyahat etti.

Hong Kong’u ilk 11 ayda 48 milyon kişi kullandı

Hong Kong Sivil Havacılık İdaresinin verilerine göre, Ocak-Ekim 2024 boyunca Hong Kong Uluslararası Havalimanında giden ve gelen yolcuların toplam sayısı 43 milyon 441 bin oldu. Kasım ayında da 4 milyon 44 bin yolcu bu havalimanını kullandı. Böylece son veriler yaklaşık 48 milyon yolcunun Hong Kong Uluslararası Havalimanını kullandığını gösterdi. En yoğun uçuş güzergahında yer alan Hong Kong’ta yılın ilk 11 ayında yolcu yoğunluğu açısından yüzde 36,4 artış yaşandı.

En yoğun uçuş rotaları listesinin ikinci sırasında yer alan Kahire-Cidde hattını ise yaklaşık 5 milyon 500 bin kişi kullandı.

Seul Incheon-Tokyo Narita hattında ise 5,4 milyon bilet satıldı. Bu rotadaki kapasite 2023’e kıyasla yüzde 30 artış gösterdi.

Kuala Lumpur-Singapur Changi güzergahında da 5,4 milyon bilet satın alındı. Bangkok-Hong Kong rotasında ise 4 milyon 200 bin kişi seyahat etti.

Singapur Sivil Havacılık İdaresinin verilerine göre, Ocak-Kasım 2024 süresince Singapur Changi Havalimanının giden ve gelen yolcuların toplam sayısı 61 milyon 239 bin oldu.

Seul Incheon-Osaka Kansai güzergahını 4 milyon 900 bin ve Dubai-Riyad rotasını 4 milyon 300 bin yolcu kullandı.

Bangkok-Hong Kong hattını 4 milyon 200 bin, Cakarta-Singapur Changi’yi 4 milyon 69 bin, Bangkok-Singapur Changi 4 milyon 33 bin yolcu kullandı.

New York JFK-Londra Heathrow hattında 4 milyon civarında bilet satıldı.

Uluslararası Havalimanları Konseyi’nin 18 Eylül 2024’te yayınlanan tahminlerine göre, 2024’te küresel yolcu yoğunluğunun yaklaşık 9,5 milyar olduğu öngörüldü. 2024 sonunda uluslararası yolcu trafiğinin 4,1 milyara, tüm dünyada iç hatlardaki yolcu trafiğinin ise 5,4 milyar olduğu tahmin ediliyor.

En yoğun uluslararası havalimanları

Hem iç hem de dış hat yolcu sayısı baz alınarak hazırlanan toplam havayolu kapasitesinin 2024 listesine göre, en yoğun havalimanı 5 milyon 278 bin ile Dubai Uluslararası olarak belirlendi.

İkinci sırada 5 milyon 227 binle Atlanta Hartsfield-Jackson Uluslararası Havalimanı ve üçüncü sırada 4 milyon 7 bin ile Tokyo Haneda Uluslararası Havalimanı yer aldı.

Listenin devamında sırasıyla 4 milyon 256 binle Londra Heathrow Havalimanı, 4 milyon 240 binle Dallas Dallas/Fort Worth Uluslararası Havalimanı, 4 milyon 44 binle Shanghai Pudong Uluslararası Havalimanı, 4 milyon 9 binle Denver Uluslararası Havalimanı, 3 milyon 989 binle İstanbul Havalimanı, 3 milyon 959 binle Delhi Havalimanı ve 3 milyon 955 binle Baiyun Uluslararası Havalimanı bulunuyor.

Yalnızca uluslararası havayollarının hesaplandığı listede de sıralama ise şu şekilde:

“Dubai Uluslararası (5 milyon 278 bin), Londra Heathrow Havalimanı (3 milyon 964 bin), Singapur Changi Havalimanı (3 milyon 755 bin), Seul Incheon Uluslararası Havalimanı (3 milyon 677 bin), Paris Charles de Gaulle Havalimanı (3 milyon 211 bin), İstanbul Havalimanı (3 milyon 208 bin), Amsterdam (3 milyon 195 bin), Hong Kong Uluslararası Havalimanı (3 milyon 188 bin), Bangkok Suvarnabhumi Uluslararası Havalimanı (2 milyon 867 bin) ve Doha (2 milyon 752 bin).”

Avrupa’daki en yoğun havalimanları sıralamasında da ilk üçte Londra Heathrow, İstanbul Havalimanı ve Paris Charles de Gaulle Havalimanı yer alıyor.

Küresel “megahub” havalimanları

Dünyadaki en önemli uluslararası havalimanlarının bağlantı sırasına göre yapılan listeye göre, birinci sırada İngiltere’nin Londra Heathrow Havalimanı, ikinci sırada Malezya’nın Kuala Lumpur Uluslararası Havalimanı ve üçüncü sırada Japonya’nın Tokyo Haneda Uluslararası Havalimanı bulunuyor.

Listenin devamında sırasıyla Hollanda’da Amsterdam Havalimanı, Güney Kore’de Incheon Uluslararası Havalimanı, ABD’de New York JFK, Fransa’da Charles de Gaulle Havalimanı, Türkiye’de İstanbul Havalimanı, ABD’de O’Hare Uluslararası Havalimanı ve Almanya’da Frankfurt Havalimanı var.

Heathrow’dan 227 farklı noktaya sefer yapılıyor. Kuala Lumpur’dan 137, Tokyo’dan 107, Amsterdam’dan 276, Seul’dan 174, New York’tan 199, Charles de Gaulle’den 291, İstanbul’dan 324, Chicago’dan 282, ve Frankfurt’tan 309 noktaya uçak seferi düzenleniyor.

OAG’nin yaptığı ilk 50 listesinde en fazla noktaya sefer düzenlenen havalimanının İstanbul’da olduğu görülüyor.

En az rötar Aeromexico havayolu ve Riyad Uluslararası Havalimanında

Cirium Havacılık İstatistiklerine göre, 2024’te en az rötar yapan havayolları arasında ilk sırada Aeromexico yer aldı. Saudia, Delta Air Lines, LATAM Airlines ve Qatar Airways de ilk 5’te yer alan havayolu şirketleri oldu.

En az rötarın yaşandığı havalimanları sıralaması ise şöyle:

“Riyad Kral Halid Uluslararası Havalimanı, Lima Jorge Chavez Uluslararası Havalimanı, Mexico City Benito Juarez Uluslararası Havalimanı, Salt Lake City Uluslararası Havalimanı ve Santiago Arturo Merino Benitez Uluslararası Havalimanı.”

Devamını Oku

ABD’de mahkeme, Kongre baskını davasıyla ilgili raporun engellenmesi talebini reddetti

ABD’de mahkeme, Kongre baskını davasıyla ilgili raporun engellenmesi talebini reddetti
0

BEĞENDİM

ABONE OL

ABD basınındaki haberlere göre, 11. Federal Bölge Temyiz Mahkemesi, Trump’ın hukuk ekibinin Smith’in soruşturmayla ilgili raporunun yayınlanmasını engellemelerini istemesiyle ilgili kararını açıkladı.

Mahkeme, Trump’ın, Smith’in 6 Ocak Kongre baskını davasıyla ilgili nihai raporunun yayınlanmasını engellemek için yaptığı acil talebi reddetti.

Bununla birlikte mahkeme, Smith’in raporunun yayınlanmasını üç gün süreyle durdurarak, Trump’ın avukatlarının belirttiği şekilde davanın Yüksek Mahkeme’ye taşınması da dahil olmak üzere daha fazla temyiz başvurusu yapılmasına olanak tanıdı.

Smith’in soruşturması, Trump’ın görevdeki ilk dönemini tamamladıktan sonra gizli belgeleri Beyaz Saray’dan çıkarıp Florida’daki Mar-a-Lago malikanesine transfer etmesini de kapsıyor.

Trump, 20 Ocak’ta Oval Ofis’teki ikinci dönemi için yemin edecek.

Dün, Adalet Bakanlığı, Özel Yetkili Savcı Smith’in hazırladığı, Trump aleyhindeki iki davanın bulgularını kapsayan raporun sadece “seçimlere müdahale” ile ilgili ilk bölümünü açıklayacağını duyurmuştu.

25 Kasım 2024’te açıklama yapan Adalet Bakanlığı, seçilmiş başkan Trump’a karşı, 2020 seçimlerine müdahale ettiği iddiasıyla açılan davanın düşürüldüğünü duyurmuştu.

Özel Yetkili Savcı Smith, başkent Washington’da açtığı davada Trump’ı, 2020’deki seçim yenilgisini tersine çevirme çabaları nedeniyle suçlamıştı.

Trump ise seçim öncesi yaptığı mitinglerde, göreve geri döndüğünde Smith’i derhal görevden alacağını söylemişti.

Diğer yandan Trump’ın devlete ait gizli belgeleri Beyaz Saray’daki görevi bittikten sonra Florida’daki Mar-a-Lago malikanesinde saklamakla suçlandığı federal dava da geçen temmuz ayında düşürülmüştü.

Davaya bakan Yargıç Aileen Cannon, davayı reddetmeye gerekçe olarak iddianameyi hazırlayan Özel Savcı Jack Smith’in atanma ve finansmanını göstermişti.

Devamını Oku

Ormanya’da yetişen kızıl geyikler popülasyonun azaldığı alanları canlandırıyor

Ormanya’da yetişen kızıl geyikler popülasyonun azaldığı alanları canlandırıyor
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Büyükşehir Belediyesince Kartepe ilçesinde 2010 yılında yaklaşık 2 bin dönümlük alana kurulan Ormanya’daki Yaban Yaşam Alanı’nda geçen yıl dünyaya gelen 43 yavruyla çeşitli türlerdeki yaban hayvanı sayısı 189’a yükseldi.

Kızıl geyik üretiminde yüzde 20 artış sağlanan alan, bu yıl da koruma ve rehabilitasyon çalışmalarının yanı sıra ekosistemin dengesinin korunması ve yerel biyoçeşitliliğin artırılması konusunda önemli rol üstlenecek.

Bu kapsamda Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü işbirliğiyle hayata geçirilen ve 3 yıl sürecek “Kızıl Geyik Yerleştirme Projesi”nin ilk etabında geçen yıl üretilen 17 kızıl geyik, Samanlı Dağları’nda popülasyonun azaldığı habitatlara salındı.

Bu yıl da 23 kızıl geyiğin doğal yaşam alanlarına bırakılarak doğal dengenin sürdürülebilirliğinin sağlanması hedefleniyor.

“Kızıl geyiklerde yüzde 20 artış görüldü”

Ormanya Sorumlu Veteriner Hekimi Muhammet Nalkıran, AA muhabirine, Yaban Yaşam Alanı’nda kızıl geyik, karaca, ceylan ve ala geyik türlerinin bulunduğunu söyledi.

Nalkıran, geçen yıl 17 kızıl geyik, 3 karaca, 11 ceylan ve 12 ala geyik yavrusunun dünyaya geldiğini aktararak, Yaban Yaşam Alanı’ndaki hayvan sayısının 189’a yükseldiğini kaydetti.

Doğal yaşam alanında bulunmaması gereken ve çeşitli nedenlerle yaralanan kızıl geyiklerin özel koşullarda yakalanarak Ormanya’ya getirildiğini belirten Nalkıran, bu türlerin kendi habitat alanlarına uygun bakıldığını anlattı.

Nalkıran, kızıl geyikler için 40’ar dönümlük 5 alanın bulunduğunu dile getirerek, “Doğal yaşam alanlarında geniş habitatlara ihtiyaç duyduklarından buradaki alanları da geniş alandan oluşuyor. Bu alanda 2 yılda bir baskın erkek bireylerin kan değişimiyle akrabalık ilişkisini de ortadan kaldırarak kızıl geyiklerimizi büyütüp çoğaltmayı hedefliyoruz. Ormanya adeta kızıl geyik üretim istasyonu gibi çalışıyor. 2024 yılında Samanlı Dağları’na 17 kızıl geyik saldık, bu yıl da devam edecek projeyle sayımızı 40’a ulaştırmayı hedefliyoruz. Amacımız bölgedeki biyoçeşitliliği artırmak, yaşam alanlarındaki tür ve habitatların korunmasını sağlamak.” diye konuştu.

Kızıl geyiklerde yaklaşık yüzde 20 artış görüldüğünü aktaran Nalkıran, “Yüksek sayıda yavru alımı sağladık. Bu hem bizim hem de doğanın dengesi için çok iyi bir rakam.” dedi.

Nalkıran, Yaban Yaşam Alanı’nda veteriner hekimler ve biyologların hayvanların sağlık durumlarının ve rasyonlarının (hayvanın 24 saatlik besin gereksinimini sağlayacak yem miktarı) günlük takip edildiğini sözlerine ekledi.

Devamını Oku