BJK Nevzat Demir Tesisleri’nde basın mensuplarıyla
bir araya gelen Portekizli teknik adam, baharın gelmeye başladığını ve
Beşiktaş’a da bahar getirmek için çalışmalarının devam ettiğini dile
getirdi.

Siyah-beyazlı takımın yavaş yavaş
istediği seviyeye geldiğini söyleyen Santos, göreve geldikten sonraki
dönemle ilgili şunları kaydetti:

“Bir takım
şeyler değişti. Takım gelişmeye devam ediyor. Geleli henüz 2 ay oldu.
Yüzde 100 istediğim oyun anlayışı yerleşmedi, bu da çok doğal. Futbol
basit bir oyun. Gol yemeyin, gol atın. Beşiktaş gibi takımlar oyunu
domine etmeli, iyi hücum etmeli, iyi savunma yapmalı. Geldiğimizden beri
bunu aşılamaya çalışıyoruz. Oyuncular da bunun için çaba sarf ediyor.
Hepsi elinden geleni yapıyor. Bizim saygımızı kazandılar. Bir anda
mantaliteyi oturtmak kolay değil. İstediğimiz Beşiktaş’ı ortaya çıkarmak
için oyuncular büyük çaba sarf ediyor. Futbol kolektif bir oyun. Bizim
beraber oynamayı daha da geliştirmemiz lazım. Büyük takımlar, yüzde 80
kolektif, yüzde 20 bireysel oyunla başarılı olur. Bu yüzde 20’lik
kısımda oyuncuların kendi yeteneklerini gösterdiği yerler olabilir. Biz
şu an yüzde 60 bireysel, yüzde 40 kolektifiz. Bunu değiştirmek
zorundayız. Futbolcular da bunu değiştirmek için çabalıyor. Beraber
oynama alışkanlığı önemli. Bunu yapmak istiyoruz. Bu dediğim seviyeye de
geleceğiz.”

Portekizli teknik adam, sarı kart
cezası nedeniyle Galatasaray maçında forma giyemeyecek Gedson
Fernandes’in eksikliği ile ilgili soruya, “Eksik oynamayacağız, 11 kişi
sahada olacağız. Gedson’un yerine başka biri oynayacak. O da
istediklerimi sahaya yansıttığında bir eksiklik olmayacak. Benim için
sahaya çıkan 11’in performansı önemli. Benim görevim kolektif olarak
takıma odaklanmak ve sahada beraber oynayan güçlü bir grup oluşturmak.”
yanıtını verdi.

Santos, sakatlıktan döndükten
sonra birkaç maç oynayan ancak daha sonra kadroya girmekte zorluk çeken
Tayyip Talha Sanuç’un fiziksel olarak henüz hazır olmadığını ancak her
geçen gün daha iyiye gittiğini aktardı.

“Taraftar da daha gollü futbol görmek istiyor”

Tecrübeli teknik adam takımdaki değişikliklere değinirken, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ofansif
olarak topu hızlı döndüremiyoruz. Daha akıcı ve hızlı oynamak
zorundayız. Hücumda hedef odaklı oynamak zorundayız. Bazen geriye çok
oynuyoruz. Pas hatası yaptığımız zamanlar da oluyor. Geriye bakınca iyi
bir aşamaya geliyoruz. Benim istediğim aşamaya henüz gelmedik. Bunun
için oyuncular çabalıyor. Rakip ceza sahasına çok fazla giremediğimizi
düşünüyorum. Bundan takıma, oyunculara da bahsediyoruz. Organize hücum
değil de direkt topu ileri atma alışkanlığı görüyorum. Defansif olarak
pozitif sinyaller var, gelişiyoruz. Türkiye’de çok fazla adam adama
baskı yapılıyor. Bir stoper rakibin forvetini, rakip takımın ceza
sahasına kadar kovalayabiliyor. Ben ön alan presinde alan savunmasını
tercih ediyorum Bu anlamda da eksiklerimiz var. Çok agresif değiliz,
ikili mücadele alamıyoruz. Rakip bazen baskımızdan kolay çıkabiliyor. Bu
anlamda da iyiye gideceğiz. Kazanmak ve kazanma alışkanlığı önemli.
Oyuncular bu alışkanlıkta daha iyiye gidiyor. Taraftar da daha gollü
futbol görmek istiyor. Bu zaten Beşiktaş’ın DNA’sında var. Adım adım
gidiyoruz. Gol yemeden kazanmaya devam etmek zorundayız.”

Hücum
anlamında istediklerinin yüzde 50’sini sahaya yansıttıklarını anlatan
Portekizli çalıştırıcı, “Fazla bireyseliz. Bu yüzden oyuncu topla çok
fazla alan kat etmeye çalışıyor. Koşuyor ve yoruluyor. Bir top ve kaleci
hariç 10 oyuncu var. Top bizdeyken sürekli oyuncuların aralara girmesi
ve opsiyon göstermesi gerekiyor. Topu alan ya ayağına atıyor ya da
kanada atıyor. Böyle olunca topu döndüremiyoruz. Top bizdeyken durağan
oynuyoruz. Sırtımız kaleye dönük şekilde topu kontrol etme
alışkanlığımız var. Hedefimiz rakip kale. Oyuncularıma da bunu
söylüyorum. Topu ilk kontrolde geriyi düşünmemiz bir alışkanlık. Bunu
idmanlarda değiştireceğiz. İyi organize olmadığımızda topu kaybedince
takım boyu uzamış oluyor. Çok fazla geriye koşmak zorunda kalıyor ve
yoruluyoruz. Beşiktaş’ın oyunu kontratak oyunu değil. 10 günden beri tüm
takım beraber çalışıyoruz. Topu döndürmek ve hızlı oynamak için beraber
olmamız gerekiyor. Oyuncularımın bunu yapmak istediğini biliyorum.
İdmanlarda bazen istediğim gibi yapıyorlar ama maça yansımayabiliyor.
İstediğimi sahaya yansıtmak benim için en önemlisi. Biraz sabır lazım.
Defansif olarak çok çok iyi değiliz ama iyiyiz. Orada bazı şeyleri
oturttuk. İstediklerimizin yüze 70’indeyiz. Oyuncular farklı mantaliteye
alışmak zorunda. Top bizdeyken daha fazla çözüm üretmeliyiz. Bunu da
düzelteceğiz.” değerlendirmesinde bulundu.

“Gelişme kat ettik”

Beşiktaş’a
bir müddet sabır gösterilmesi gerektiğini yineleyen Santos, “Postacı
gibi oynuyoruz. Önemli olan topla koşup takım arkadaşına vermekten
ziyade, topu pas olarak aktarmamız. Portekiz Milli Takımı’nda yapmaya
çalıştıklarımı, burada gerçekleştirmek istiyorum. Bunun için sabır
gerekiyor. Uzun yıllar alacak bir şey değil. Gelişme kat ettik. Bunu
idman yapa yapa daha iyi hale getireceğiz.” şeklinde konuştu.

Vincent
Aboubakar’ın durumuna da değinen Portekizli çalıştırıcı, “Fiziksel
olarak kötü olsa maç listesinde olmazdı. Kadroda olmayan oyuncu hazır
değildir. Kendisini yüzde 100 buraya ait hissediyor. Benim gördüğüme
göre burada bir sıkıntı yok. Oyuncuları maç kadrosuna alırken en
önemsediğim nokta, kafasının ve kalbinin burada olması. Bu açıdan da
kadroya giren her oyuncu yüzde 100 buradadır.” ifadelerini kullandı.

“Güçlü oynayan, şampiyonluklar yaşayan takımı oluşturmak için çalışıyoruz”

Gelecek
sezon hedefinin şampiyonluk olduğunu ve Beşiktaş’ı güçlü bir temele
oturtmak istediklerini dile getiren Santos, “Taraftarın Beşiktaş’tan ne
istediğini biliyorum. Beşikteş her sezon kupa kazanmak için oynar. Ben
de bir taraftardım. Taraftarlığın ne olduğunu biliyorum. Benim hayalimle
bunlar benzerlik gösteriyor. Bu sene ligde 3. olup, Türkiye Kupası’nı
almak istiyoruz. Önümüzdeki sezon şampiyonluk yaşamak, Avrupa’da iyi
oynayan bir takım kurmak istiyorum. Bu anlamda şu an için iyiye
gittiğimizi biliyorum. Şimdiden önümüzdeki yılın planlamasına yönetimle
başladık. Bu biraz zor olacak. Yabancı sınırı 12’ye inecek. Çok fazla
Türk oyuncu ihtiyacımız olacak. Bu planlar kolay iş değil. Beşiktaş’ı
çok sağlam bir temele oturtmamız gerekiyor. Herkesin istediği, güçlü
oynayan, şampiyonluklar yaşayan takımı oluşturmak için çalışıyoruz.”
açıklamasını yaptı.

İstanbul’u çok sevdiğini ve
burada yaşamaya alıştığını kaydeden Santos, “İstanbul’a daha önce de
turist olarak gelmiştim. İstanbul’u çok seviyorum. Tek sıkıntısı can
sıkıcı trafiği. Buna da alışacağız. Hocalarım da seviyor İstanbul’u.
Deniz manzarası olan bir apartman dairesinde kalıyorum. Burada yaşamak
çok güzel. Taraftarlarımız çok iyi, çok tutkulu. Onları çok seviyorum.
Takıma destek oluyorlar. Onlardan rica ediyorum, maç esnasında
oyuncularımızı çok fazla eleştirmesek iyi olur. Hepsinin desteğe
ihtiyacı var.” şeklinde görüş belirtti.

A Milli
Futbol Takımı’nın Avrupa Şampiyonası’nda ülkesi Portekiz’le rakip
olduğunun hatırlatılması üzerine Santos, “Türk Milli Takımı’nı iyi
tanıyorum. Dünya Kupası öncesinde Türkiye, bize (Portekiz) zorluk
çıkarmıştı. İnanılmaz iyi oyuncular var. Çok güçlü orta sahası var.
Defansif olarak da iyiler. Portekiz olarak 2016 Avrupa Şampiyonası ve
Uluslar Ligi’ni kazanmıştık. Favori 6-7 takımdan sonra sürpriz yapmaya
en yakın takım Türkiye. Çok iyi bir takımı ve iyi bir hocası var.” diye
konuştu.

Türk futbolunda bir altyapı sorunu
olduğuna değinen Santos, “2002 yılında Türk Milli Takımı’yla Portekiz
Milli Takım arasında çok ciddi fark yoktu. Futbollarının seviyesi
benzerdi. Portekiz o yıllardan beri inanılmaz bir altyapı yatırımı yaptı
ve sistem kurdu. Türkiye’de değişmesi gereken şeylerden biri, birçok
alt yaş ligleri var. Türkiye’de sadece U-19 var. Örneğin Tayyip fiziksel
olarak iyi olmadığı için oynamıyor. Ben bu oyuncuyu nerede oynatacağım.
U-23 olsa, bu oyuncuyu orada değerlendirebilirim. Altyapıdan çok iyi
oyuncular geliyor. Çok yetenekli oyuncular var. Çocuk belli bir aşamaya
geliyor ve oraya geldikten sonra Beşiktaş’ta oynayamıyor. Ya kiralık
vereceksiniz ya da U-19 var.” ifadelerini kullandı.

Santos,
derbiye özel bir hazırlık yapmayacaklarını kaydederek, “Galatasaray
maçına özel plan yapmayacağız. Rakibi analiz ediyoruz. Önemli olan bizim
nasıl oynayacağımız. Rakipten bağımsız bir anlayış oturtmak istiyoruz.
Herkes kazanmak istiyor. Oyuncularımız istediklerimizin ne kadarını
sahaya yansıtacak? Bu da çok önemli. İyi defans yapan, iyi hücum yapan
bir takım görecek taraftarlar.” diyerek sözlerini tamamladı.