0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleşen zirvenin açılış törenine katılan YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, “Yükseköğretimin Geleceği” başlığıyla yaptığı konuşmada, YÖK’ün ileriye dönük vizyonuna ilişkin bilgiler paylaştı.

Yenilikçi eğitim paradigmalarının kritik rolü, dijital teknolojilerin entegrasyonu ve küresel iş birliğinin yükseköğretimin geleceğini şekillendirmedeki önemi üzerinde duran Özvar, tarihin çarklarını harekete geçiren bilimsel araştırmalar ve teknolojik yenilikler tarafından yönlendirilen, tüm sektörlerde olağanüstü değişimlere tanıklık eden bir çağda yaşadıklarını anlattı.

Açılış töreninin ardından basın mensuplarına açıklama yapan Özvar, zirvenin yurt dışından ve yurt içinden çok sayıda üniversite mensubunu, bakanları, valileri, üniversite birliklerini ve uluslararası yükseköğretime dair pek çok kuruluşu bir araya getirdiğini söyledi.

Zirvenin amacının Avrasya kuşağındaki ülkelerin yükseköğretim alanında iş birliği imkanlarını araştırmak, bilim ve teknoloji alanındaki münasebetleri daha üst noktalara çıkarmak olduğunu aktaran Özvar, “Uluslararası öğrenci hareketliliği, yükseköğretimin son yıllardaki en önemli konularından bir tanesidir. Bu zirve aynı zamanda, uluslararası öğrenci hareketliliği konusunda Türk üniversitelerinin ve dünya öğrencilerinin, bölge ülkelerinin aday öğrencilerine yönelik önemli bir toplantıya ev sahipliği yapıyor.” diye konuştu.

Özvar, zirvenin düzenlenmesinde emeği geçenlere, destek veren kurum, kuruluş ve bakanlıklara teşekkür ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bu tür organizasyonların Türkiye üniversitelerinin uluslararasılaşma hedefine daha da yaklaşmasına, bu hedefi gerçekleştirmelerine vesile olacağı inancını taşıyorum. Bugün itibarıyla 190’ı geçen ülkeden üniversitelerimize uluslararası öğrenciler gelmektedir. Bu, Türk yükseköğretiminin son yıllarda kazandığı ivmeyi de göstermesi bakımından fevkalade önemlidir. Türk üniversitelerinde bilhassa lisans ile lisansüstü düzeyde kalite güvencesinin sağlanmış olması, yabancı dillerde eğitim vermiş olması, Türkçe’yi bir üniversite öğrenim dili olarak bütün dünya ülkelerinden gelen öğrencilere anlatabilmesi ve öğretebilmesi, zannediyorum üniversitelerimizin en önemli, en ayrıcalıklı özelliklerinden birini teşkil etmektir. İnşallah bu birliğin, yapmış olduğu zirvenin başta komşu ülkelerimiz, akabinde Avrasya coğrafyasında bulunan ülke üniversitelerle ülkemiz üniversitelerinin bir araya gelmesine daha sıkı iş birlikleri yapmalarına vesile olmasını temenni ediyorum.”

“Ülkemiz dünyada en çok uluslararası öğrenciye sahip ilk 10 ülke arasına girmeyi başarmıştır”

Avrasya Üniversiteler Birliği Başkanı ve İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Doç. Dr. Mustafa Aydın da dünyanın sosyal, siyasi, enerji kaynakları, doğal felaketler, iklim değişikliği ve küresel boyutta finansal krizler gibi pek çok konuda büyük sorunlarla karşı karşıya olduğuna dikkat çekti.

Yaşadıkları coğrafyanın dışına çıkamayan bireylerin her geçen gün küreselleşen bir dünyada başarılı olmalarının neredeyse imkansız hale geldiğini vurgulayan Aydın, uluslararası eğitimin öğrencilere ve akademisyenlere “küresel vatandaşlık” kimliği kazandıracağını ifade etti.

Aydın, Türkiye’nin özellikle son 10 yılda küresel yükseköğretim alanında uluslararası düzeyde cazibe alanı olmayı başarıp yükseköğretimde dünyada en çok uluslararası öğrenciye sahip ilk 10 ülke arasına girmeyi başardığını söyledi.

Bunun çok önemli bir başarı olduğunu dile getiren Aydın, “Bu başarıda büyük emekleri olan üniversitelerimizin yönetici, akademik, idari personeline, özellikle de YÖK Başkanımıza ve her daim bizlerin önünü açan, kendisine başvurduğumuzda her türlü çözümü önümüze koyan çok değerli Cumhurbaşkanımıza teşekkür etmek istiyorum.” dedi.

Çalıştay ve paneller

29 Şubat’a kadar sürecek zirveye 60’dan fazla ülkeden gelen katılımcılar, çalıştay ve paneller düzenleyecek.

Burada gerçekleştirilecek 50’den fazla eş zamanlı oturumda, yükseköğretimde uluslararasılaşma trendleri, dünyada uluslararası öğrenci hareketliliği, Erasmus+, uluslararası projeler, yurtdışı değişim programları, dijital dönüşüm, kalite güvencesi ve uluslararası sıralamalar gibi konular ele alınacak.