Ülke basınında yer alan haberlere göre, şehirdeki bir caminin etrafını çevreleyen çevik kuvvet polisine bira kutuları ve taşlar atan aşırı sağcılar ile polis arasında arbede çıktı. Atlı polisler, bazıları maskeli olan protestocuları camiden geri püskürttü.

Kalabalıktan bazıları aşırı sağcı Tommy Robinson lehine slogan atarken, bazıları da ırkçı hakaretlerde bulundu. Şehir merkezindeki arabalar da grup tarafından hedef alındı ve devrilen bir araç yakıldı.

​​​​​​​Polis memurları, Sunderland’de toplanan aşırı sağcıların şiddet eylemine müdahale ettiği esnada bir grup da şehir merkezindeki polis karakolunu ateşe verdi.

Sosyal medyada paylaşılan videolarda, şehir merkezindeki polis karakolundan alevlerin yükseldiği görüldü.

Polisler ciddi şiddet eylemine maruz kaldı

Northumbria Polisinden yapılan açıklamada, olaylara müdahale eden polis memurlarının ciddi şiddet eylemine maruz kaldıkları belirtildi.

Açıklamada, “Gördüğümüz sahneler tamamen kabul edilemez ve hoş görülmeyecektir. Halkın güvenliğini sağlamak bizim en büyük önceliğimizdir.” ifadeleri kullanıldı.

North East Belediye Başkanı Kim McGuinness, Sunderland’deki eylemin protesto olmadığını belirterek, göstericilerin eylemini “suç ve düzensizlik” olarak nitelendirdi.

Eyleme katılanların, polise taş ve yangın söndürücülerle saldırdığı olaylardan “dehşete düştüğünü” söyleyen McGuinness, “Eğer trajediye cevabınız şiddet uygulamak, başkalarını taciz etmek, polise saldırmak ve mülke zarar vermekse, haydutluktan başka bir şeyi savunmuyorsunuz demektir.” dedi.

Liverpool kentindeki Abdullah Quilliam Cami önünde de yaklaşık 200 ırkçılık karşıtı göstericiden oluşan kalabalık, aşırı sağcıların protesto düzenleneceği söylentileri üzerine toplandı.

Camiyi koruyan kalabalık ile aşırı sağcılar arasında küçük çaplı arbede yaşanması üzerine polis olaya müdahale etti.

Bakan Cooper: “Polis, hükümetin tam desteğine sahip”

İngiltere İçişleri Bakanı Yvette Cooper, X hesabından olaylara ilişkin yaptığı açıklamada, “Polise saldıran ve sokaklarda kargaşayı körükleyen suçlular, şiddet ve haydutluklarının bedelini ödeyecek.” ifadesini kullandı.

Cooper, polisin, mümkün olan en güçlü şekilde olaylara müdahale etmek ve yasaların tüm gücünü kullanması için hükümetin tam desteğine sahip olduğunu bildirdi.

Aşırı sağcılar camiye saldırdı

Southport’ta 29 Temmuz’da dans okuluna giren kişinin bıçaklı saldırısında 3 çocuk yaşamını yitirmiş, 8’i çocuk 10 kişi yaralanmıştı.

Saldırının ardından polis, Cardiff doğumlu 17 yaşındaki zanlıyı olayda kullanıldığı değerlendirilen bıçakla yakalamıştı.

Saldırganın kimliği açıklanmazken, aşırı sağcı gruplara yakın haber siteleri ve sosyal medya kullanıcıları saldırganın adının “Ali” olduğunu ve ülkeye geçen yıl kaçak olarak geldiği haberlerini paylaşmıştı.

Bunun üzerine kentte toplanan aşırı sağcı İngiliz Savunma Ligi yandaşları, Southport Islamic Society Camisi’ne saldırmıştı. Olaya müdahale etmek isteyen polise de saldıran aşırı sağcılar, bir polis minibüsünü ateşe vermişti.

Aşırı sağcıların saldırısı sonucu 53 polis ile 3 polis köpeği yaralanmış, 4 kişi gözaltına alınmıştı.

Başkent Londra’da da çarşamba akşamı aşırı sağcılar eylem düzenlemiş, eylemin sona ermesiyle yaşanan olaylar neticesinde 100’ün üzerinde kişi şiddet, sağlık çalışanlarına saldırı ve eylem şartlarını ihlal suçlamasıyla gözaltına alınmıştı.

Öte yandan, saldırganın hakim karşısına çıkmasının ardından olay sonrası şüphelinin isminin açıklanması konusunda getirilen kısıtlama kaldırılmış ve saldırganın 7 Ağustos 2006 doğumlu “Axel Muganwa Rudakubana” olduğu açıklanmıştı.

Galler’in başkenti Cardiff’te dünyaya gelen saldırganın 2013’te Southport bölgesine taşındığı kaydedilmişti.