Gazze’nin kuzeyinde insanlar, konserve yiyeceklerin yanı sıra yabani otlar ve ağaç yapraklarıyla hayatta kalmaya çalışıyor.

Kuzey bölgelerinde yiyecek ve su bulmakta çekilen sıkıntı, özellikle çocuklar ve yaşlılarda yetersiz beslenme, su kaybı ve daha ileriki vakalarda ölümle sonuçlanabiliyor.

Son aylarda Gazze Şeridi’nin kuzeyinde ve Gazze kentinde yetersiz beslenme nedeniyle aralarında çocukların da bulunduğu ölümler kaydedildi.

Gazze’deki hükümete bağlı Medya Ofisi’nin 12 Haziran’da yayımladığı raporda, “Gazze Şeridi’nde şu ana kadar 33 kişinin açlıktan öldüğü” ifade edildi.

50’yi aşkın çocuğa “yetersiz beslenme” teşhisi konuldu

Gazze’nin kuzeyindeki Kemal Advan Hastanesi Müdürü Hüsam Ebu Safiye, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gıda kıtlığı nedeniyle son dönemde 50’yi aşkın çocuğa yetersiz beslenme teşhisi konulduğunu belirtti.

Gazze’deki hükümetin Medya Ofisi Müdürü İsmail es-Sevabite ise özellikle Gazze ve Kuzey Gazze kentlerindeki Filistinlilerin, sınır kapılarının kapanması nedeniyle hızla daha da kötüye giden bir insani krizle ve açlıkla karşı karşıya olduğunu vurguladı.

Gazze’ye giren tır sayısının miktar ve nitelik olarak sınırlı olduğunu ve sürekli değil aralıklarla girdiğini kaydeden Sevabite, “İsrail’in aç bırakmayı ve tıbbi bakımdan mahrum etmeyi bir araç olarak kullanması, kanıtlanmış ve mürekkep (bileşik) suç teşkil etmektedir.” dedi.

İsrail, Gazze’deki suçlarına ve uluslararası kararları hiçe saymaya devam ediyor

İsrail’in, dünyanın gözü önünde Gazze halkına karşı işlediği “büyük suçu” sürdürdüğünü dile getiren Sevabite, bunun tüm uluslararası kanunların açıkça çiğnenmesi ve “savaşın durması ile yardımların girmesini” öngören kararların hiçe sayılması anlamına geldiğini ifade etti.

Sevabite, uluslararası kurumlara ve insani kuruluşlara “acil harekete geçerek Gazze halkına gerekli gıda ve insani yardımı sağlamaya”, Arap ve İslam ülkelerini de “ablukanın kırılması için daha fazla baskı yapmaya” çağırdı.

Yüzer iskele, yardım girişleri konusunda işe yaramadı

ABD’nin insani yardımları denizden ulaştırmak amacıyla Gazze sahiline iki aydan fazla bir sürede kurduğu ve 17 Mayıs’ta faaliyete geçen yüzer iskelenin birkaç hafta içinde kötü hava şartları nedeniyle parçalanarak işlevsiz kalması “fiyasko” eleştirilerine neden olmuştu.

ABD Merkez Komutanlığı (CENTCOM), 7 Haziran’da yaptığı açıklamada, Gazze’deki yüzer iskelenin tamirinin bitirilip tekrar yerine konulduğunu bildirmişti.

Gazze’deki hükümetin Medya Ofisi Başkanı Selame Maruf, 10 Haziran’da yaptığı açıklamada, ABD’nin Gazze Şeridi kıyısında insani yardımlar için kurduğu yüzer iskelenin bölgedeki felaket niteliğindeki insani durumu iyileştirmek için ciddi bir katkı sağlamadığını bildirmişti.

Yüzer iskelenin “faydasız” olduğunu yineleyen Maruf, “Yaklaşık bir buçuk ay önce kurulmasından bu yana Gazze Şeridi’nde felaket niteliğindeki insani durumu hafifletmek adına ciddi bir katkı sağladığını görmedik. Bu iskeleyle gelen tır sayısı 120’yi geçmedi.” demişti.

Refah Sınır Kapısı 7 Mayıs’tan bu yana kapalı

İsrail ordusu, 6 Mayıs’ta yaptığı açıklamada, zorla yerinden edilmiş Filistinlilerin sığındığı Refah’ın doğusundaki bazı mahallelerin boşaltılması uyarısında bulunmuştu.

Bunun ardından 7 Mayıs’ta İsrail ordusu, Gazze’nin Refah bölgesine kara saldırısı başlatarak Mısır’la olan sınır kapısının Gazze tarafını ele geçirdiğini duyurmuştu.

Refah Sınır Kapısı, bölgede İsrail işgalinin başladığı 7 Mayıs’tan bu yana kapalı tutuluyor.

Gazze Şeridi’nin İsrail dışında dış dünyaya açılan tek kapısı olma özelliğini taşıyan Refah Sınır Kapısı’nın kapalı olması, gıda sıkıntısıyla karşı karşıya olan Gazze’ye insani yardım girişlerini de önemli derecede etkiliyor.

Avrupa Birliği Sivil Koruma ve İnsani Yardım Genel Müdürlüğünün sosyal medya hesabından, 12 Haziran’da yapılan açıklamada, “Yoğun askeri operasyonlar ve Refah Sınır Kapısı’nın kapalı olması nedeniyle insani yardım ve ticari mal taşıyan 2 binden fazla tır, Gazze’ye girmek için Mısır’da bekliyor.” ifadesine yer verilmişti.